|
|
|
|
ÖZET ÇEVİRİ
AHZAB SURESI |
55 |
|
|
Müminleri babaları gibi sahiplenme. Müminleri koruyan Allahtır. |
|
|
56 |
|
|
gerçekten Allah ve onun melekleri Nebinin üzerine ayet getirir. Ey inananlar ayetlere teslim olun, teslim olana. |
|
|
57 |
|
|
Gerçekten onlar Allah'ın resulune aziyet eder. Allah'ın laneti içinde dünya ve ahirette aşşağılayıcı azap hazırladı. |
|
|
58 |
|
|
Onlar eziyet eder müminlere ve inanan kadınlara. Aksi halde kazandığı şey, Kesin ihtimalle açık bir günah iftira eder. |
|
|
59 |
|
|
Ey nebi senin karılarına kızlarına müminlere hakaret edenler, onların içindeki yüzleri, bu hakaretlere karşın iyilik et , eziyet etmiş olma . Allah bağışlayıcı en bağışlayıcı. |
|
|
|
|
|
KELİME ÇEVİRİ |
|
|
55 |
AHZAB SURESI |
|
|
|
Değil,Günah,Onlar için,İçinde,Babaları,Ve değil,oğulları,Ve değil,Erkek kardeşleri,Ve değil,Oğulun,Erkek kardeşleri,Ve değil,Oğulun,Kız kadeşleri,Ve değil,Kızların,Ve değil,Şey,Sahiplenilen,İman edenler,Ve koruyan,Allah,Gerçekten,Allah,Olur,Üzerinde,Tamamen,İradesi,Şahittir |
|
|
56 |
|
|
Gerçekten,Allah,Ve onun melekleri,Ayet (bölümler) getirir,Üzerinde,Nebiyye,Ey,Onlar,inanan,Ayete(bölüme),Ona,Ve teslim olun,Teslim olana |
|
|
57 |
|
|
Gerçekten,Onlar,Eziyet eder,Allah,Ve resulune,Lanet leri,Allah,İçinde,Dünya,Ve ahiret,Ve hazırladı,Onların,Azabı,Aşağılayıcı |
|
|
58 |
|
|
Ve onlar,Eziyet eder,Müminler,Ve inanan kadınlar,Aksi halde,Şey,Kazandı,Kesin,İhtimalle,iftira eder,Ve bir günah,Açık |
|
|
59 |
|
|
Ey,Bu nebi,De,Senin karırın,Ve senin kızların,Ve kadınlar,Müminler,Hakeret edenler,Onlar için,Den,Onların yüzü,Bu,Hakaret,Ması için,İyilik et,Ozaman değil,Ezen,Ve oldu,Allah,Bağışlayıcı,En-bağışlayıcı |
KELİME ÇEVİRİ DETAYLI
55 |
|
|
|
KelimeNo |
Root |
KelimeAr |
anlamı |
1 |
لا |
لَّا |
Değil |
2 |
ج ن ح |
جُنَاحَ |
Günah |
3 |
على|هن |
عَلَيْهِنَّ |
Onlar için |
4 |
فى |
فِىٓ |
İçinde |
5 |
أ ب و |
ءَابَآئِهِنَّ |
Babaları |
6 |
لا|و |
وَلَآ |
Ve değil |
7 |
ب ن ي |
أَبْنَآئِهِنَّ |
oğulları |
8 |
لا|و |
وَلَآ |
Ve değil |
9 |
أ خ و |
إِخْوَٰنِهِنَّ |
Erkek kardeşleri |
10 |
لا|و |
وَلَآ |
Ve değil |
11 |
ب ن ي |
أَبْنَآءِ |
Oğulun |
12 |
أ خ و |
إِخْوَٰنِهِنَّ |
Erkek kardeşleri |
13 |
لا|و |
وَلَآ |
Ve değil |
14 |
ب ن ي |
أَبْنَآءِ |
Oğulun |
15 |
أ خ و |
أَخَوَٰتِهِنَّ |
Kız kadeşleri |
16 |
لا|و |
وَلَا |
Ve değil |
17 |
ن س و |
نِسَآئِهِنَّ |
Kızların |
18 |
لا|و |
وَلَا |
Ve değil |
19 |
ما |
مَا |
Şey |
20 |
م ل ك |
مَلَكَتْ |
Sahiplenilen |
21 |
ي م ن |
أَيْمَٰنُهُنَّ |
İman edenler |
22 |
و ق ي |
وَٱتَّقِينَ |
Ve koruyan |
23 |
أ ل ه |
ٱللهَ |
Allah |
24 |
ا ن ن |
إِنَّ |
Gerçekten |
25 |
أ ل ه |
ٱللهَ |
Allah |
26 |
ك و ن |
كَانَ |
Olur |
27 |
ع ل ى |
عَلَىٰ |
Üzerinde |
28 |
ك ل ل |
كُلِّ |
Tamamen |
29 |
ش ي أ |
شَىْءٍۢ |
İradesi |
30 |
ش ه د |
شَهِيدًا |
Şahittir |
|
|
|
|
56 |
|
|
|
KelimeNo |
Root |
KelimeAr |
anlamı |
1 |
ا ن ن |
إِنَّ |
Gerçekten |
2 |
أ ل ه |
ٱللهَ |
Allah |
3 |
م ل ك |
وَمَلَٰٓئِكَتَهُۥ |
Ve onun melekleri |
4 |
ص ل و |
يُصَلُّونَ |
Ayet (bölümler) getirir |
5 |
ع ل ى |
عَلَى |
Üzerinde |
6 |
ن ب أ |
ٱلنَّبِىِّ |
Nebiyye |
7 |
ايى|ها|يا |
يَٰٓأَيُّهَا |
Ey |
8 |
ٱلَّذِى |
ٱلَّذِينَ |
Onlar |
9 |
أ م ن |
ءَامَنُوا۟ |
inanan |
10 |
ص ل و |
صَلُّوا۟ |
Ayete(bölüme) |
11 |
على|ه |
عَلَيْهِ |
Ona |
12 |
س ل م |
وَسَلِّمُوا۟ |
Ve teslim olun |
13 |
س ل م |
تَسْلِيمًا |
Teslim olana |
|
|
|
|
57 |
|
|
|
KelimeNo |
Root |
KelimeAr |
anlamı |
1 |
ا ن ن |
إِنَّ |
Gerçekten |
2 |
ٱلَّذِى |
ٱلَّذِينَ |
Onlar |
3 |
أ ذ ي |
يُؤْذُونَ |
Eziyet eder |
4 |
أ ل ه |
ٱللهَ |
Allah |
5 |
ر س ل |
وَرَسُولَهُۥ |
Ve resulune |
6 |
ل ع ن |
لَعَنَهُمُ |
Lanet leri |
7 |
أ ل ه |
ٱللهُ |
Allah |
8 |
فى|ما |
فِى |
İçinde |
9 |
د ن و |
ٱلدُّنْيَا |
Dünya |
10 |
أ خ ر |
وَٱلْءَاخِرَةِ |
Ve ahiret |
11 |
ع د د |
وَأَعَدَّ |
Ve hazırladı |
12 |
ل|هم |
لَهُمْ |
Onların |
13 |
ع ذ ب |
عَذَابًۭا |
Azabı |
14 |
ه و ن |
مُّهِينًۭا |
Aşağılayıcı |
|
|
|
|
58 |
|
|
|
KelimeNo |
Root |
KelimeAr |
anlamı |
1 |
ٱلَّذِى |
وَٱلَّذِينَ |
Ve onlar |
2 |
أ ذ ي |
يُؤْذُونَ |
Eziyet eder |
3 |
أ م ن |
ٱلْمُؤْمِنِينَ |
Müminler |
4 |
أ م ن |
وَٱلْمُؤْمِنَٰتِ |
Ve inanan kadınlar |
5 |
غ ي ر |
بِغَيْرِ |
Aksi halde |
6 |
ما |
مَا |
Şey |
7 |
ك س ب |
ٱكْتَسَبُوا۟ |
Kazandı |
8 |
ف|قد |
فَقَدِ |
Kesin |
9 |
ح م ل |
ٱحْتَمَلُوا۟ |
İhtimalle |
10 |
ب ه ت |
بُهْتَٰنًۭا |
iftira eder |
11 |
أ ث م |
وَإِثْمًۭا |
Ve bir günah |
12 |
ب ي ن |
مُّبِينًۭا |
Açık |
|
|
|
|
59 |
|
|
|
KelimeNo |
Root |
KelimeAr |
anlamı |
1 |
ايى|ها|يا |
يَٰٓأَيُّهَا |
Ey |
2 |
ن ب أ |
ٱلنَّبِىُّ |
Bu nebi |
3 |
ق و ل |
قُل |
De |
4 |
ز و ج |
لِّأَزْوَٰجِكَ |
Senin karın |
5 |
ب ن ي |
وَبَنَاتِكَ |
Ve senin kızların |
6 |
ن س و |
وَنِسَآءِ |
Ve kadınlar |
7 |
أ م ن |
ٱلْمُؤْمِنِينَ |
Müminler |
8 |
د ن و |
يُدْنِينَ |
Hakeret edenler |
9 |
على|هن |
عَلَيْهِنَّ |
Onlar için |
10 |
من |
مِن |
Den |
11 |
ج ل ب |
جَلَٰبِيبِهِنَّ |
Onların yüzü |
12 |
ذلك |
ذَٰلِكَ |
Bu |
13 |
د ن و |
أَدْنَىٰٓ |
Hakaret |
14 |
ان |
أَن |
Ması için |
15 |
ع ر ف |
يُعْرَفْنَ |
İyilik et |
16 |
ف|لا |
فَلَا |
Ozaman değil |
17 |
أ ذ ي |
يُؤْذَيْنَ |
Ezen |
18 |
ك و ن |
وَكَانَ |
Ve oldu |
19 |
أ ل ه |
ٱللهُ |
Allah |
20 |
غ ف ر |
غَفُورًۭا |
Bağışlayıcı |
21 |
ر ح م |
رَّحِيمًۭا |
En-bağışlayıcı |
|
|
|
|
DİĞER ÇEVİRİLER
Diyanet İşleri |
: |
Şüphesiz Allah ve melekleri Peygamber’e salât ediyorlar. Ey iman edenler! Siz de ona salât edin, selâm edin. |
Abdulbaki Gölpınarlı |
: |
Şüphe yok ki Allah ve melekleri, salavat getirir Peygambere; ey inananlar, siz de ona salavat getirin, tam teslîm olarak da selâm verin. |
Adem Uğur |
: |
Allah ve melekleri, Peygamber'e çok salevât getirirler. Ey müminler! Siz de ona salevât getirin ve tam bir teslimiyetle selam verin. |
Ahmed Hulusi |
: |
Muhakkak ki Allâh ve melekleri, Nebi'ye salât eder. . . Ey iman edenler, siz de O'na salât (yönelin) edin ve teslimiyet ile selâm verin! |
Ahmet Tekin |
: |
Allah ve melekleri peygambere salavat getirirler. Hep rahmet, övgü ve iltifat ile anarlar.
Ey iman edenler, siz de ona salavat getirin, onu dua ve saygıyla, salâtü selâm ile anın, tam bir teslimiyetle ona bağlanın, onu selâmlayın, ona selâmet dileyin. |
Ahmet Varol |
: |
Şüphesiz Allah ve melekleri Peygambere salat etmektedirler. Ey iman edenler! Siz de ona salat edin ve içtenlikle selam verin. |
Ali Bulaç |
: |
Şüphesiz, Allah ve melekleri Peygambere salat ederler. Ey iman edenler, siz de ona salat edin ve tam bir teslimiyetle ona selam verin. |
Ali Fikri Yavuz |
: |
Gerçekten Allah ve melekleri, Peygambere salât ederler (şeref ve şanını yüceltirler). Ey iman edenler! Siz de O’na salât edin (Allahümme salli alâ MUHAMMED, deyin) ve gönülden teslim olun. |
Bekir Sadak |
: |
suphesiz Allah ve melekleri Peygamberi overler; ey inananlar! Siz de onu ovun, ona salat ve selam getirin. |
Celal Yıldırım |
: |
Muhakkak Allah ve melekleri Peygamber'e salât ederler. Ey imân edenler! Siz de O'na çokça salât-u selâm getirin. |
Diyanet İşleri (eski) |
: |
Şüphesiz Allah ve melekleri Peygamberi överler: Ey inananlar! Siz de onu övün, ona salat ve selam getirin. |
Diyanet Vakfi |
: |
Allah ve melekleri, Peygamber'e çok salevât getirirler. Ey müminler! Siz de ona salevât getirin ve tam bir teslimiyetle selam verin. |
Edip Yüksel |
: |
ALLAH ve melekleri peygamberi desteklemektedir. Ey inananlar siz de onu destekleyin, gereken saygı ve itaati gösterin. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
: |
Muhakkak ki Allah ve Melâikesi Peygambere hep salât ile tekrim ederler, ey o bütün iyman edenler! Haydin ona teslimiyyetle salât-ü selâm getirin |
Elmalılı (sadeleştirilmiş) |
: |
Muhakkak ki, Allah ve melekleri, peygambere hep salat ile ikramda bulunurlar. Ey iman edenler, haydi ona teslimiyetle salat ve selam getirin! |
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) |
: |
Gerçekten Allah ve melekleri Peygambere salât ederler. Ey iman edenler! Siz de ona teslimiyetle salât ve selâm edin. |
Fizilal-il Kuran |
: |
Şüphesiz Allah ve melekleri Peygamberi överler. Ey inananlar! Siz de O'nu övün, O'na salat ve selam getirin. |
Gültekin Onan |
: |
Şüphesiz, Tanrı ve melekleri Peygambere salat ederler. Ey inananlar siz de ona salat edin ve tam bir teslimiyetle ona selam verin. |
Hasan Basri Çantay |
: |
Şübhesiz ki Allah ve melekleri o peygambere çok salât (ve tekrîm) ederler. Ey îman edenler, siz de ona salât edin, tam bir teslîmiyyetle de selâm verin. |
Hayrat Neşriyat |
: |
Muhakkak ki Allah ve melekleri, o peygambere salât ederler. Ey îmân edenler! (Siz de) ona salât edin ve (ona) teslîmiyetle selâm verin! |
İbni Kesir |
: |
Muhakkak ki Allah ve melekleri, Peygamber'e salat ederler. Ey iman edenler; siz de O'nun üzerine salavat getiriniz ve onun için selamet dileyin. |
Muhammed Esed |
: |
Allah ve melekleri, şüphesiz, Peygamberi kutsarlar: (o halde) ey iman etmiş olanlar, siz de o'nu kutsayın ve kendinizi (o'nun rehberliğine) tam bir teslimiyetle terk edin! |
Ömer Nasuhi Bilmen |
: |
Muhakkak ki, Allah Teâlâ ve melekleri peygamber üzerine salatta bulunurlar. Ey imân etmiş kimseler! O'nun üzerine salatta, teslimiyetle selâmda bulunun. |
Ömer Öngüt |
: |
Şüphesiz ki Allah ve melekleri Peygamber'e salât ederler. Ey iman edenler! Siz de ona salât ve selâm getirin ve gönülden teslim olun. |
Şaban Piriş |
: |
Allah ve melekleri peygamber’e rahmet eder. Ey iman edenler! Siz de onun için rahmet ve esenlik dileyin. |
Suat Yıldırım |
: |
Muhakkak ki Allah ve melekleri Peygambere hep salat (rahmet ve sena) ederler. Ey iman edenler! Siz de ona salat edin ve tam bir içtenlikle selâm verin. |
Süleyman Ateş |
: |
Allâh'ı ve melekleri, Peygambere salât etmekte (onun şerefini gözetmeğe, şânını yüceltmeğe özen göstermekte)dir. Ey inananlar, siz de ona salât edin, (onun şânını yüceltmeğe özen gösterin); içtenlikle selâm edin (ona esenlik dileyin). |
Tefhim-ul Kuran |
: |
Hiç şüphesiz, Allah ve melekleri peygambere salat etmektedirler. Ey iman edenler, siz de ona salat edin ve tam bir teslimiyetle ona selam verin. |
Ümit Şimşek |
: |
Allah ve melekleri Peygambere salât ederler. Ey iman edenler, siz de ona salât edin ve tam bir teslimiyetle selâm verin. |
Yaşar Nuri Öztürk |
: |
Şu bir gerçek ki, Allah ve melekleri, o Peygamber'e destek verirler/onun şanını yüceltirler. Ey inananlar! Siz de ona destek olun/onun şanını yüceltin ve ona içtenlikle selam verin. |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|